Likya Yolu

Likya Yolu, Akdeniz’in sonsuz maviliği, tarihe ışık tutan antik kentleri, doğal, tarihi ve kültürel güzellikleri ile ziyaretçilerine, bir yürüyüş rotasından çok daha fazlasını sunuyor.

Muğla’nın Fethiye ilçesi Hisarönü (Ovacık) mevkiinden başlayan, otuza yakın farklı parkuru kapsayan rota, 535 kilometrelik güzergahın sonucunda, Antalya’nın Konyaaltı ilçesine bağlı Geyikbayırı Köyü’nde sona eriyor. 

Tarihte Likya olarak bilinen Teke Yarımadası’ndaki patikaların işaretlenip haritalandırılması ile oluşturulmuş, Akdeniz’in sayısız güzelliğine şahitlik eden yürüyüş rotası, dünyanın en iyi 10 uzun mesafe yürüyüş rotaları arasında sayılıyor. 1992 yılında çalışmalarına başlanan, 1999 yılında İngiliz asıllı Türk vatandaşı amatör tarihçi ve yazar Kate Clow tarafından hizmete açılan yol, performansa bağlı olarak, 25 ila 40 günde yürünebiliyor. Uzmanlar tarafından, ideal iklim koşulları nedeniyle, ocak – mayıs veya eylül -  kasım ayları arasında yürünmesi tavsiye ediliyor. 

Tamamı Grande Randonnee sistemiyle işaretlenen, sarı yönlendirme tabelaları ile yürüyüşçülere yol gösteren parkurun bakımı, sponsor kuruluşlar ve gönüllüler tarafından yapılıyor. Parkur üzerindeki yerleşim birimlerinde, konaklama olanağı bulunuyor.

Yürüyüş rotası, yirmiyi aşkın antik kentin yanı sıra, 12 km. ile dünyanın en uzun doğal plajlarından biri olan Patara Kumsalı, Kalkan, Kaş, Kekova, Demre, Finike, Korsan Koyu, Türkiye’nin en güzel deniz feneri seçilen Gelidonya Feneri, Adrasan Koyu, Musa (Olympos) Dağı, Çıralı Plajı, Avrupa ve Türkiye’nin sahildeki en yüksek zirvesi olan Tahtalı Dağı, Tekirova, Göynük Kanyonu gibi sayısız doğal güzelliklerden geçerek, Akdeniz kıyı şeridi boyunca uzanıyor.  

Rota ayrıca Kalabantia, Sidyma, Pydnai, Letoon, Xanthos, Patara, Phellos, Antiphellos, Sebada, Apllania, Aperlai, Teimussa, Simena, Sura, Andriake, Myra, Belos, Gagai, Melanippe, Olympos, Chimera (Yanartaş), Phaselis Antik Kentleri’nin yanı sıra, St Nicholas (Noel Baba) Kilisesi, Alakilise, Papazın Kayası, Gedelme Kalesi, Delikkemer ile Xanthos’a su götüren su kemerleri gibi tarihi mekanlara uğruyor. Yolu geliştirme ve büyütme çalışmaları, özellikle köylerden geçen yeni rotalar eklenmesi için düzenli olarak devam ediyor.

Doğanın kalbinde, unutulmayacak bir serüven yaşatan bu zorluklarla dolu olduğu kadar keyif de veren eşsiz deneyim, binlerce maceraperestin düşlerini süslüyor.