Antalya Tanıtım Vakfı'nın (ATAV) Antalya'dan yurt dışına kaçılan 8 tarihi eserin iadesi için başlattığı 'Eserler Ait Olduğu Yerde Güzeldir' adlı projeye destek verenlerin imza sayısı, 22 bine yaklaştı. İmzalar, 100 bin olunca eserlerin iade talebi UNESCO'ya ulaştırılacak.
ATAV'ın yurt dışına kaçırılan eserlerin iadesi için uluslararası dijital platform change.org.tr üzerinden başlattığı 'Eserler Ait Olduğu Yerde Güzeldir' projesinde, şu ana kadar 22 bine yakın kişi imza verdi. Projede, Antalya'dan kaçırılan ve çeşitli ülkelerin müzelerinde sergilenen Nereidler Anıtı, Harpy Anıtı, Payava Lahdi, Ksanthos F-G-H Anıtı, Trysa Antik Kenti'nden Trysa Heroonu ve Sion Definesi, Myra kaya mezarlarından bir çocuk kabartması, Perge Antik Kenti'nden Tyke Heykeli'nin iadesi isteniyor. Antalya'ya gelen yabancı turistlere de Antalya Havalimanı Dış Hatlar Tirminali'nde açılan sergiyle duyurulan projede 100 bin imzaya ulaşıldığında, bu eserlerin iadesi için UNESCO'ya başvuru yapılacak.
Venedik Tüzüğünde de Var
ATAV Başkanı Yeliz Gül Ege, sadece Antalya'nın doğal güzellikleri, denizi, kumu, güneşi ve tesislerinin modernliği üzerine yoğunlaşmadıklarını belirterek, kültürel miraslarının geliştirilmesi, korunması gibi çalışmalarla da hep ön planda olduklarını kaydetti. Buzdağının bir de görünmeyen parçası olduğuna dikkat çeken Ege, kentte 19'uncu yüzyılda başlayan kaçakçılık hikayeleri olduğunu söyledi.
Kaçırılan eserlerin çoğunun tescilli olduğunu belirten Ege, "Bu eserlerin yurt dışında hangi müzelerde sergilendikleriyle ilgili bir çalışma yaparak, bu kaçak eserler adına, 'Eserler evinde güzel' dedik ve dijital mecrada kampanya başlattık. Tüm dünya vatandaşlarının oylayabileceği bir mecra. Venedik tüzüğünde de belirtilmiş olduğu gibi, her eserin çıktığı yerde sergilenmesi üzerine kurgulanmış bir algı yönetimi aslında" dedi.
Antalya Eserlerine Sahip Çıkıyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yıllardır yürüttüğü kaçakçılıkla mücadele çalışmaları, dış ilişkiler ve diplomatik usullerle geri gelen eserler olduğunu anlatan Ege, "Bunlar, müzemizde sergileniyor. Hali hazırda getirilen eserler, bize ümit vaat ediyor. İrili ufaklı, antik çağdan kalmış ve yurt dışında kaçırılmış eserler ülkemize geri dönüyor. Biz de bununla ilgili 'Antalya eserlerine sahip çıkıyor' demek istedik" diye konuştu.
Gül Ege, ilk olarak 'Memleketim Antalya' takviminde fotoğrafları ve bilgileriyle bu eserleri gündeme getirdiklerini söyledi. Ege, sonrasında bu eserlerden en büyüğü Nereidler Anıtı'nın replikası ve diğerlerinin fotoğraflarının havalimanında sergileyerek, Antalya'ya gelen tüm turistlere anlatımda bulunmak istediklerini kaydetti.
Eserlerle İlgili Detaylı Bilgi
Kaçırılan 8 eserin www.culturalheritages.org adresi üzerinde imza verenlerin niçin imza verdiklerini bilmesine yönelik İngilizce, Almanca ve Türkçe anlatımlarının bulunduğunu kaydeden Ege, "Dolayısıyla insanlar, imzalarını attığında, neye imza attığını, kaç yılında bu eser kim tarafından kaçırılmış ve şu anda nerede sergileniyor, bunları görebiliyor. Xanthos'dan kaçırılmış en büyük eserimiz Nereidler Anıtı, şu an British Müzesi'nde sergileniyor. Perge'den götürülmüş eserlerimiz var, bunlarla ilgili de mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu.
Kaçırılan 8 Eserin Hikayesi
Nereidler Anıtı: M.Ö. 400 yıllarına tarihlenen ve İon Tapınağı görünümlü anıt mezarların Anadolu'daki ilk ve en önemli örneği olan Nereidler Anıtı, Kaş'taki Xanthos Antik Kenti'nden 1840 yılında İngiliz arkeolog Charles Fellows tarafından çalındığı biliniyor ve British Museum'da sergileniyor. 4x6 sütunlu anıtın çevresindeki sütunlar arasında durduğu sanılan 12 heykel var. Bunların çoğu, mezara da adını veren deniz perileri Nereidler'den oluşuyor. Bugün yerinde boş tepe bulunuyor.
Harpy Anıtı: Xanthos Antik Kenti'nden 1841'de kaçırılan ve bugün British Museum'da sergilenen Harpy Anıtı'nın, M.Ö. 5'inci yüzyıla ait olduğu düşünülüyor. Yarı insan, yarı kuş yaratık Harpiler'den adını alan anıt mezar, 30 ton ağırlığında, dikdörtgen ve tek kayadan yontulan 5,5 metre yüksekliğinde, dört ayak üzerinde yükselen ve kapısı olan bir gömüt odası.
Ksanthos F-G-H Anıtı: İ.Ö. 390-380 yıllarına ait anıt, 1841 yılında İngiliz arkeolog Charles Fellows tarafından İngiltere'ye götürüldü. Ksanthos'tan kaçırılan eser, şu an British Museum'da sergileniyor.
Pavava Lahdi: Yine Xanthos'tan 1841'de kaçırılan M.Ö. 370-360 yıllarına ait anıtın bir yüzünde huzura kabul sahnesi ile üstte iki satırdan oluşan Pers Satrabı Autophradates'in adını veren Likçe yazıt bulunuyor. Payava Anıtı da 1842 yılında Charles Fellows tarafından British Museum'a götürüldü.
Trysa Heroonu: M.Ö. 380 yıllarına ait Demre ilçesindeki Trysa Antik Kenti'nden çıkartılan ve 1882-1884 yılları arasında yurt dışına kaçırılan Trysa Heroonu, Viyana'daki Sanat ve Tasarım Müzesi'nde sergileniyor.
Tyke Heykeli: Roma döneminde yapılan ve Perge'den 2004 yılında götürülen heykel, şu an Belçika Kraliyet Müzesi'nde sergileniyor.
Sion Hazinesi: Kumluca sınırlarındaki Korydalla Antik Kenti'nde 1963 yılında bulunan ve M.S. 6'ncı yüzyıla tarihlenen altın ve gümüşten yapılmış, litürjik kilise eşyaları, levhalar, ayaklı kaplar, küçük sütunlar, sütun kaideleri, başlıklar ve ikonografik kaplamalardan oluşan 15 parçalık define, 1900'lü yıllarda Georges Zagos tarafından kaçırıldı ve ABD'nin Dumbarton Oaks Müzesi'nde sergileniyor.
Çocuk Kabartması: Myra Kaya Mezarları'ndaki çocuk kabartması, İ.Ö. 4. Yüzyıl'a ait. 1886 yılında kaçırılan kabartma halen Atina Müzesi'nde bulunuyor. (Mehmet Çınar- DHA)